Bir gün aynaya baktığında artık yüzü de şişmişti Ayla’nın. Ağzını açmakta zorlandığını fark edince mecburen dişçi koltuğunda buldu kendini..
Ne vardı ertelemeseydi!
Her ağrıdığında ağrısını hafifleten geçici yöntemlerle ertelemişti asıl problemini. Ağrı her arttığında da ağrı kesicilerin miktarını arttırdı. “Ha gittim, ha giderim, amaan bir ara bakarız…” derken iki sene olmuştu. Artık ağrı kesiciler de çözüm olmuyordu ağrılarına.
Dişçi koltuğuna oturdu. Film çekildikten sonra, “Sizi başka yere yönlendirelim Ayla Hanım, benim yapabileceğim bir şey değil” dedi doktor. Ayla şaşkınlığını gizleyemedi çünkü oturmasıyla kalkması bir oldu koltuktan. Ne olduğunu sordu. “Artık diş etleriniz için yapabileceğimiz bir şey kalmamış. O kadar çok şişmişler ki kemikleriniz erimiş. Cerrahi işlem gerekir, sizi başka bir uzmana yönlendireceğiz. Diş etinizin şiştiğini fark ettiğiniz an gelseydiniz keşke, işlemimiz çok kolaydı. Hatta size fırçalayarak bile geçeceğini söyleyebilirdim. Fakat siz çok ertelemişsiniz, benim müdahale edeceğim bir durum kalmamış. İltihap var, kemik kalmamış. Dişinizi kaybedebilirsiniz.”
Ayla çok basit gördüğü diş şişliğini erteleyerek bu kadar zor durumda kalacağını düşünememişti. Üzülerek kalktı koltuktan. Dişçiden tam çıkarken döndü ve oturmasıyla kalkması bir olduğu koltuğa bakıp, “Ertele-me Ayla, ertele-me…” dedi.
Hayatımızda neyi ertelersek onun etkisini artırıyoruz farkında olmadan..
Bu bazen somutta ütülemediğim kıyafetlerken, bazen soyutta eşimle yaptığımız sonu gelmeyen kavgalar… Hepsinin temelinde insanın sorunlarını halının altına süpürmesi var aslında. Ama bir gün, o halının altındaki tozlar artık beni hasta edecek boyuta gelir. Bakarım ki beni astım etmiş, o sorunların içinde nefes alamaz hale gelmişim.
İnsan, o an o sıkıntıyı çekmemek için ağlayan çocuğuna kaçıncı oyuncağını alır !
Eşi bağırmasın diye hiç istemediği halde o parayı verir !
Aman bana kızmasınlar diye gördüğü gerçekleri kimseye söylemez !
Sonrasında da başına daha büyük zorluklar geldiğinde “Neden hep böyle şeyler beni buluyor.” der. Aslında o an kurtulmak istediği için veya olumsuz bir şeyle karşılaşmak istemediği için insan kestirme yolu seçer. Problemlerine ağrı kesici gibi kısa süreli çözümler bulur.
İşine gelmese de, dişçiye gitmek zor gelse de, ağlayan çocuğun ağlama sesini dinlemek istemese de, bana kızarlar diye gerçeği söylemek istemese de…. Problemi ertelemeden, gecikmeden çözerse ancak rahatlar. Anda sıkışır ama nihayetinde rahatlar…
“Hemen dişçiye gitse, sadece bir diş eti temizliği ile hallolacak bir problemdi. Çok minik kalıyormuş cerrahinin yanında değil mi Ayla…” diye diye ertele-me koltuğuna bakarak gitti…
Mesele; karşımıza çıkan problemleri ertelemeden doğru çözümleri bulabilmek..
Onlardan kurtulmaya çalışmak değil..
Ya da görmezden gelmek değil..
Var olan problem çözüm ister..
O sebeple hiç bir problemi ertele-me..
&
Çok büyük bir sorunumuza değinmişsiniz, emeklerinize sağlık...
YanıtlaSilKaleminize sağlık.
YanıtlaSilİnsanın çocuğunu yetiştirmeyi ertelemesi… Ebeveynler için ne acı bir tecrübe. Zaman geri alınamıyor. Anda doğru tepki veren kazanıyor. Teşekkür ederim bu güzel yazı için 🌹
YanıtlaSilEllerinize sağlık, çok güzel bir yazı
YanıtlaSilAhh ertelemek…. Bazıları yapmazsa o işin kaybolacağını zannediyor ya..
YanıtlaSilKaleminize sağlık…
YanıtlaSilER davranmak …
ER telemek …
Ne kadar zıt davranışlar ve sonuçları daha da zıt.
Biri problemin çözümünü kolaylaştırırken diğeri zorlaştırıyor…
Biri problemi küçültürken diğeri daha büyütüyor...
Biri toplamda lehimizeyken diğeri aleyhimize dönüyor…
İnsan genelde hafife aldığı küçümsediği şeyleri erteliyor sanırım. Er-teleme koltuğunu kullanmamak dileğiyle…
Fark ettirdikleriniz için çok teşekkürler …💐
Emeğinize sağlık 🌸
YanıtlaSilHayatta ertelenen problemlere ışık tutan bir yazı olmuş, teşekkürler..
YanıtlaSilProblemi ertelemeden çözerse ancak rahatlar. Anda sıkışır ama nihayetinde rahatlar… Elinize sağlık...
YanıtlaSilGerçekten bu Hayatta en çok ertelemek insanı zora sokuyor
YanıtlaSilElinize sağlık.. Gerçekten de ertelemenin bedelleri büyük oluyor.. Tekrar fark ettirdiğiniz için teşekkürler.
YanıtlaSilBı de bı koltuk olsa erteleyince insani sallasa, silkelese.. Aslında var di mi öyle bı koltuk...:)
YanıtlaSil“Problemi ertelemeden, gecikmeden çözerse ancak rahatlar. Anda sıkışır ama nihayetinde rahatlar…” şunu olayı yaşarken hatırlayabilsek. Duvara asmalık bir yazı. Kaleminize sağlık.
YanıtlaSilAh anlık çözümler... Anlık görmezden gelmeler... Ertelenenler... Tekrar ertelediklerimizi hatırlatan kıymetli bir yazı olmuş :) kaleminize sağlık 🤍
YanıtlaSilAh öyle bir konuya değinmişsiniz ki anlatamam hayatımın problemi resmenn kaleminize sağlık 😪
YanıtlaSilAcı ama gerçek. Ertelememek başta er başlayıp hemen çözmek ne kadar konforlu ve rahat imiş. Diğer yandan ertelemek çözümü buyuttuguyle kalmıyor bazen problemin çözüm hakkı kalmıyor dişini çekmek zorunda kaldıkları gibi insandan alınıyor. ERTELEME her günün moddosu olmalı. Ellerinize sağlık...
YanıtlaSilProblem çözüm istiyor ilişkilerimizde ama belki de kaçarak erteleyerek göz ardı ederek büyütüyoruz. Oysa ki anlayınca ilişkilerin yasalarını yaşamın yasalarını bilince insanın zihni ne kadar rahatlıyor.
YanıtlaSilİnsanın ertelediklerinin kendine verdiği zararı anlaması zaman alıyor her davranışın karşılığı hemen verilmediği için bu sebeple Deneyimsel Tasarım Öğretisindeki en etkilediğim yasadır.Bu yasaya uyumlu olmaya bilinç verdiğinde çözümlerine yaklaştığını farkediyor insan 💐😊çok şükürle duymak nasip oldu
YanıtlaSilVar olan problem çözüm ister 🥹 ne güzel cümle.. oysa biz ancak şikayet ediyoruz problemlerimizle ilgili attığımız somut bir adım yok malesef
YanıtlaSil“Var olan problem çözüm ister”
YanıtlaSilProbleme biz ne tepki veriyoruz peki? Göz ardı ederek, geçiştirerek çözdüğümüzü sanıyoruz üzerimize gelen çığın farkında olmadan…
Emeğinize sağlık
İnsan acı çekmemek için erteliyor problemlerini… halbuki bilse ki, daha fazlasını çekecek o problem büyümeye devam ettikçe… insan nasıl da tuzağa düşüyor, kandırılıyor… kendisine iyilik yaptığını zannederken en büyük kötülüğü yapıyor…
YanıtlaSilErteledikçe büyüyen, büyüdükçe hareketi daha a da zorlaştırdığımız işler.... Çok güzel kaleminize sağlık...
YanıtlaSilİnsan çoğu zaman dişinde çürük olduğu için değil, dişi ağrıdığı için doktora gider.. İnsan midesinde bir hazımsızlık problemi olduğunda değil, mide ağrısı yaşadığında doktora gider.. Yani problemi çözmeye değil anlık acıyı ortadan kaldırmaya çalışır.. Yalnız gerçek çözüm arayışında olanlar için işaretler de yeterlidir..
YanıtlaSilHani böyle problemin üstünü örtünce onu yok sayarız ya, aslında hiç de öyle değil. Çözemediğimiz, ertelediğimiz ne varsa daha da büyüyerek karşımıza çıkar. O an için kaçtığımız acı sonrasında çok da zor bir hale gelir. Çözümü var olan bir şeyi çözümsüz hale gelebilir. Mesele; karşımıza çıkan problemlere, ertelemeden, doğru çözümleri bulabilmek...
YanıtlaSilErteledikçe erteleyesi, hallettikçe halledesi geliyor insanın… Seçim yine kime kalıyor, tabiki insanın kendisine. Tarafımızı seçelim, halledelim gitsin 🚀
YanıtlaSil